SAYFA İÇERİĞİ
Kanuni Sultan Süleyman Sözleri
Kanuni Sultan Süleyman Sözleri yüzyıllar boyunca bilgelik, adalet ve insanlık anlayışıyla gönüllerde yer etmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun en görkemli dönemine damgasını vuran bu büyük hükümdar, sadece savaş meydanlarında değil, kalemiyle de hükmeden bir liderdi. Kanuni Sultan Süleyman’ın Meşhur Sözleri, onun devlet yönetimindeki adalet anlayışını ve insan ruhuna verdiği değeri yansıtır.
Kanuni Sultan Süleyman Sözleri ve Anlamları, hem yöneticiler hem de halk için ders niteliğindedir. “Adalet mülkün temelidir” sözü, Kanuni Sultan Süleyman Adalet ve Devlet Üzerine Sözleri arasında en çok bilinenidir. Bu ifadeler, adaletin bir devletin temel direği olduğunu ve zulmün sonunun yıkım getireceğini anlatır.
Ayrıca Kanuni Sultan Süleyman İnsan ve Hayat Üzerine Sözleri ile insanın değerini, sağlığın önemini ve dünyanın geçiciliğini vurgular. Kanuni Sultan Süleyman Hükümdarlık ve Güç Üzerine Sözleri ise gücün adaletle birleştiğinde anlam kazandığını gösterir. Bu sözler, hem geçmişin ışığı hem de geleceğe yol gösterici bir mirastır.
Kanuni Sultan Süleyman Adalet, Devlet, İnsan ve Hayat Üzerine Sözleri
Adalet mülkün temelidir.
(Devletin, düzenin ve milletin ayakta kalması ancak adaletle mümkündür.)
Adalet, devletin direğidir o yıkılırsa, devlet de yıkılır.
Zulüm ile abad olanın sonu berbat olur.
(Zulümle büyüyen, sonunda felakete uğrar.)
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi
Benim kudretim adaletimledir, zulmümle değil.
(Gerçek güç, merhamet ve adaletle sağlanır.)
Tahtlar adaletle yükselir, zulümle yıkılır.
Hükümdarlık milleti korumak, gözetmek ve adaletle hükmetmektir.
Âlemde nizam ister isen ey padişah-ı âlem
Devletin bekası, halkın duasındadır.
(Halkın gönlü kırılırsa, devletin temeli sarsılır.)
Adaletle hükmet ki zulüm kalmasın âlemde
Adalet, güneş gibidir doğduğu yerde karanlık kalmaz.
Adaletli ol ki, düşmanın dahi sana dua etsin.
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi; Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.
(Dünyada hiçbir şey, bir nefeslik sağlık kadar kıymetli değildir.)
Taht, adaletle yükselir zulümle yıkılır.
Devlet, zulümle değil merhametle yaşar.
Bir padişahın en büyük hazinesi, adaletle memnun halkıdır.
Adl ile hükm eyle kim, adl ile kâimdir cihan, Zulm ile bâkî kalan görmedim hiçbir devran.
(Cihan adaletle ayakta durur; zulümle baki kalan hiçbir çağ olmamıştır.)
Ey Muhibbî, olma zalim halka sen, Zira zulmün sonu pişmanlıktır her an.
Hükümdarlık, halkın gönlünü kazanmaktır.
(Gerçek sultan, kalplere hükmedendir; korkuyla değil, sevgiyle yönetendir.)
Bir hükümdarın büyüklüğü, ordusunun çokluğuyla değil, adaletinin genişliğiyle ölçülür.
Hükümdarlık, milleti korumak ve gözetmektir.
(Yönetenin en büyük görevi, halkın huzurunu sağlamaktır.)
Bir padişah, halkının gözyaşını silmedikçe, tahtında huzur bulamaz.
Kılıçla fethedilen diyarlar, kalemle korunur.
(Savaşla alınan yerler, adalet ve düzenle elde tutulur.)
Korku ile hükmeden, kısa yaşar sevgi ile hükmeden, sonsuza dek anılır.
Güç, tek başına hiçbir şeydir onu yücelten hikmettir.
Yiğitlik, düşmanı yenmek değil nefsine söz geçirmektir.
Cihan padişahıyım amma gönül tahtında sultan olamadım.
(Dünya hükümdarı oldum, ama gönüllere hükmedemedim.)
Ey Muhibbî, unutma kudret fânidir, Adaletle hükmet ki adın bâkîdir.
Saltanat dedikleri bir cihan kavgasıdır, Âkıbet bir kefenlik bezdir, o da kısadır.
(Saltanat dediğin dünya mücadelesidir; sonunda bir kefenlik bezle biter.)
Bir insanın büyüklüğü, makamıyla değil; gönül genişliğiyle ölçülür.
Bir insana verilen değer, onun gönlüne dokunmakla ölçülür.
(Gerçek büyüklük, insanın kalbine ulaşmakla olur.)
Kibir, insanı küçültür tevazu, büyütür.
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.
(İnsanı korumayan bir devlet, uzun ömürlü olamaz.)
İnsanı yücelten malı değil, ahlakıdır.
Mal da yalan, mülk de yalan; var biraz da sen oyalan.
(Dünya gelip geçicidir, fazla bağlanma.)
Dünya bir misafirhanedir; gelen gider, kalan da göçer.
Cihan padişahı olsam da, gönül padişahı olamadım.
(Dünya hükmü geçici, gönül hükmü ebedidir.)
Hayat, bir nefeslik emanettir kıymetini bilmek gerek.
Ey gönül, dünya dediğin bir hayâldir, Var sanırsın, bir bakarsın yok olur.
Dünya bir bahar sefası, insan bir çiçek misali, Vakti dolunca solar, rüzgârla savrulur.
Ey Muhibbî, baki sanma bu cihanı, Her gelen bir gün göçer bu mekândan.
