Bu Yazımızda istiklal Marşı ile ilgili Sözler, istiklal Marşı ile ilgili Duygu Dolu Sözler, istiklal Marşı Sözleri, istiklal Marşıyla ilgili Sözler, istiklal Marşı Mesajları, istiklal Marşı’nın 10 Kıtası, istiklal Marşı Ne Demek?, istiklal Marşını Kim Kabul Etti?, istiklal Marşı Ne Zaman ve Nasıl Yazıldı?, istiklal Marşının Yazarı Kimdir? Konularını Bulabilirsiniz.
Türk milletinin birlik ve bağımsızlığının işareti olan İstiklal Marşı dönemin en zor zamanlarında millete umut olmak adına hazırlanmış ve istiklal mücadelesinde Türk milletini desteklemeyi başarmıştır. İstiklal Marşı sadece bir milli marş değil sözlerinin derinliği ile bir milletin yeniden doğuşunun ifadesidir. istiklal Marşı ile ilgili sözler İstiklal marşının kıymetini ve değerini bir kez daha ifade etmek için hazırlanmış sözlerden oluşmuştur. istiklal Marşı ile ilgili duygu dolu sözler ve istiklal Marşı sözleri vatanımız ve milletimizin nişanesi olan marşımızı sözlerle anlatmayı hedeflemektedir.
Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılan ve birçok eserin arasından seçilen İstiklal Marşı aslında o dönemde milletin kendi kaderini kendinin belirleyeceğini bunun için de mücadelenin yapılmasını işaret eden bir marştır. istiklal Marşıyla ilgili sözler ve istiklal Marşı mesajları milletimiz için İstiklal Marşının önemini göstermektedir. istiklal Marşı ile ilgili sözler İstiklal marşının kabulünden bugüne kadar nasıl sevgi ve saygıyla anıldığını ifade etmeyi sağlamaktadır. Böylece istiklal Marşı ile ilgili sözler ve mesajların kıymeti daha da çok anlaşılmaktadır.
istiklal Marşının 10 kıtası her vatandaşın ezbere bilmesi gereken istiklal Marşı ne demek? Milletin geçmişte hangi duygu ve düşüncelerle mücadeleyi yaşattığını ifade eden istiklalMarşını kim kabul etti? En önemli özelliği hem içinde bulunduğu dönemi yansıtan istiklalMarşı ne zaman ve nasıl yazıldı? Geleceğe bir nasihat özelliği bulunan istiklal Marşının yazarı kimdir? Sorularının yanıtlarını da sizler için derleyerek İstiklal Marşımızın önemini çok daha iyi anlayabilmenizi sağlayacak bilgileri de sizlerle paylaşıyoruz. Her vatandaşın bilmesi gereken ayrıntıları öğrenerek gelecek nesilleri de aydınlatabilirsiniz.
İstiklal Marşı Türk milletinin maddi ve manevi en önemli delillerinden biridir.
Bir milletin marşı ancak İstiklal marşı gibi bir gelecek mücadelesi için adanmayı ifade eder çünkü İstiklal Marşı ant içmişlerin marşıdır.
Bayrağımızın canlanıp dile gelip milletimizi mücadeleye sevk ettiği en güzel ifadedir İstiklal Marşı.
Marşın adında bir gelecek, bir duruş, bir inanç varsa bu ancak İstiklal marşıdır.
İstiklal Marşımız vatanın bağrında yatan aziz şehitlerinin kanlarıyla rengini almış bayrağın ifadesidir.
Ya İstiklal Ya ölüm demeden önce söylemiş bir vatan mücadelesi ancak bu kadar aziz olabilirdi.
İstiklal Marşı söylenmiş sözler değil ilahi bir yolun tarifidir, bir milletin ruhu bir milletin geleceğinin tayinidir.
Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın diyen Mehmet Akif’in yazdığı Marşın değeri yüzlerce yıl var olacaktır.
Bu aziz vatanın müdafası için bir milleti kenetleyen bir marş varsa o da İstiklal Marşıdır.
Milletimizin varlığı sürdükçe istiklali İstiklal Marşı ile yeniden güçlenecektir.
Küçüğü büyüğü genci yaşlısı kadını erkeğiyle bir milletin ruhunun ifadesi ancak bu kadar yalın ancak bu kadar güçlü olabilirdi bu milletin marşı ancak İstiklal ile dillenebilirdi.
İstiklalin anlamını yaşayabilmek için istikbalini hiçe sayan milletimizin destanını yazdıran bir marştır İstiklal.
Tüm zorluklara karşı tüm cesaretini toplamak için milletin itici bir güç olmuştur İstiklal Marşı.
En zor zamanlarda Türk milletinin ruhundaki vatan sevgisini coşturan İstiklal Marşımız vatan uğruna şehit olmaya değer olduğunu göstermiştir.
Bir değil bin belayla aynı anda uğraşan milletimizin yol haritasını oluşturan bir gelecek andı ve vatan sevgisinin çığlığı ancak İstiklal marşı ile sağlanabilirdi.
İstiklali görülen bir vatanın İstiklal Marşı yazılabilir.
Onca zorluğa rağmen İstiklal hedefi olan milletimize ancak İstiklal ruhu ile yazılmış bir marş yaraşırdı.
Sevdiklerini vatanın zerresi için feda edebilen bir milletin bağrındaki acıyı İstiklal Marşı dindirmiştir.
Nice yokluk, zorluk ve umutsuzluk sarmışken her yanı bir gönüle düşen sözlerin yürekleri yakmasıdır İstiklal Marşı.
Eğer iman aşkı olmasaydı ne bir zırh ne başka bir güç imkanlı kılabilirdi vatanın müdafasını işte İstiklal Marşı imanla dolu bir kalbin vatanı için yanmasının eseridir. Böylece vatanı için binlerce şehit verilmiştir.
Gözü kara milletimin kararsız bırakılmasına engel olan ve tüm zorluklara tüm engellere rağmen tek bir yumruk olmasını sağlayan bir marştır İstiklal.
Her nerede olursa olsun tek bir yürek olun diyen bir bayrağın diliyle bir milleti ayağa kaldıran İstiklal Marşıdır.
İstiklalini ve istikbalini kendi istikametinden ayrılmadan bir olup birlik mücadelesini verenlerin marşı İstiklaldir.
Bayrağını kanıyla renklendiren bir milleti ancak İstiklal marşı diriltebilir.
İstiklal Marşı söylendiğinde tüyleri diken diken olan kalbi çarpan her insan bu vatanının evladıdır.
Ülkelerin varlığını marşları anlatır, İstiklal Marşı bizim varlık uğruna neler feda ettiğimizi anlatan bir marştır.
İstiklal Marşı ile bu millet yeniden dirilmeyi başarmıştır.
Atalarımızı nasıl güçlendirdiyse bizlerde de aynı kan olduğu için aynı etkiyi yapan İstiklal Marşımızdır.
Bir imanın tezahürünü dizelere döken Mehmet Akif Ersoy sayesinde uğrunda varlığını kaybedenlerin kazandığı bir varlıktır bu vatan.
İstiklal Marşı söz olsun diye söylenmiş kelimelerden ibaret değildir o kalbimize yüklenmiş gaflet uykusundan uyaracak oklarla işlenmiştir, kalbe hitap eder.
İstiklali gönülden isteyen istikbali için her şeyini feda edebilen bir millete İstiklal Marşı yazılır.
Marşımız yüreklerimizi kamçılayan bizlere vatan sevgisini aşılayan ve geçmişimizi yeniden yaşatan bir İstiklaldir.
Vatan uğruna yapılan onca hizmetin yanında İstiklal Marşı yazmak çok kıymetli bir hizmettir ve herkese nasip olmaz.
İstiklal Marşı sözler, kelimeler anlamlarla değil kalbe hitap eden nidalarla yazılmıştır.
Bayrağın dile geldiği bir İstiklal Marşı yalnızca mücadele değil mücadele etmek için ne gerekirse yapıldığının kanıtıdır.
En büyük derdi iman ve vatan olanlar ancak İstiklal Marşını yürekten anlayabilir.
Bir marş bir ülkenin kaderini değiştirebilmesi için ilahi bir dille bu kadar yüreklendirebilir.
İstiklal Marşı birliğin ve beraberliğin en temel vatan hizmeti olduğunu bizlere gösteren yegâne bir bildiridir.
Böylesine samimi bir milleti böylesine içten bir İstiklal Marşı temsil etmelidir.
Vatanın hem içinden hem dışında düşmanları ile mücadele edebilecek gücü veren bir İstiklal Marşında Korkma! diyerek hitap edilmesi kadar manalı bir anlatım yoktur.
İstiklal Marşı baştan sona bir mücadelenin varlığını ispatlayan gerçek bir harikadır.
Yalnızca dilden değil gönülden ve ilahi bir yoldan gelen sözler bir Marşı bu kadar aziz hale getirebilirdi o da ancak İstiklal Marşı adını alabilirdi.
Gökyüzündeki yıldızlara kadar ulaşan bir şanı ile bu vatanı aydınlatan bir marştır İstiklal Marşı.
Çoluk çocuk demeden el birliği ile tüm yokluklara rağmen bir iradede toplayan kıymetli varlığımız İstiklal Marşımızdır.
Üzerinde çok savaşların yapıldığı Anadolu’da en zor zamanlara gelindiğinde bir ses duyulur öyle bir sestir ki o, bayrağın dile gelmesi varlığını göstermesi ve İstiklali işaret etmesidir.
Önünde arkasında sağında solunda yokluk olan bir vatanın iman aşkı ile bir olup üzerindeki tüm baskıları yok etmesini gösteren bir marştır İstiklal Marşı.
İstiklalimizin en önemli kanıtı olan İstiklal Marşımızın ilan edildiği günü büyük bir minnet ve coşku dolu bir kalple kutluyoruz.
İstiklal Marşının kabul edilişi şehadet nidaları ile mücadele eden bir vatanın içini rahatlatmıştır.
İstiklal Marşı bu vatanı ve bu milleti yansıtan en önemli aynalardan biridir. Ve ne kadar farklılaşırsa farklılaşsın yeniden aynı ruhu alan bir ülkenin şifresidir.
İstiklal Marşımızın kabul edilmesinden bugüne her okunuşunu duyduğunda kalbiyle işaret veren bir milletiz, bu millet İstiklalin ruhu ile yaşamaktadır.
Bir milletin istikbalini görebilenlerin o karanlığı açıp aydınlığa merhaba diyebilenlerin eseridir İstiklal Marşı.
İstiklal Marşımızın kabulünden bu yana bu vatan ve bu millet uğruna feda edilen şehitlerimizi bayrağımıza kanlarıyla renk verdikleri için şükranla anıyoruz.
Bayrağımızın dile geldiği bir İstiklali yaşamamız ve bu istikbal ile yaşamamızı sürdürmemiz bizlere verilmiş en önemli ayrıcalıktır.
İstiklal Marşının gölgesinde bir milletin her ferdinin atasının kanı vardır, bu nedenledir ki İstiklal Marşı milletin her ferdinin çoluk çocuk demeden kalbine nakşetmiştir.
Vatanın gözyaşlarını silmek için yazılan ve elinden tutup ayağa kaldıran İstiklal Marşı duyduğunda tek gayesi vatana hizmet olanlar için yazılmıştır.
Milletin iradesinin yine milletin kalbiyle birleşmesinden bir İstiklal Marşı yazılabilirdi, İstiklal Marşı bu günlere gelebilmemizin nişanesiydi.
En zorlu zamanlarda en derinden bir volkanın patlayarak millete yolunu göstermesidir İstiklal Marşı, milletin içindeki cevheri her dinlediğinde parlatandır.
İnsan İstiklal Marşını kulakları ile duymaz o gönülleri ile duyabilenler için yazılmıştır ve yüreklerinden gelen iman ile vatanını müdafaa edebilecekler için okunmaktadır.
Gelecek nesillere bırakılan bir vatanın dillerde destan olmasıyla bilinen bir İstiklal Marşı vardır.
İstiklal mücadelesinden galip çıkan bir ülkenin her zaman İstiklalini hedefleyen bir marşı olmalıdır.
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Çatma, kurban olayım çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül… ne bu şiddet bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl,
Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl.
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarım;
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Garb’ın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar;
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir îmânı boğar,
“Medeniyet!” dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın;
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın…
Kim bilir, belki yarın… belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri “toprak!” diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır atanı;
Verme, dünyâları alsan da, bu cennet vatanı.
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
Şühedâ fışkıracak, toprağı sıksan şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.
Ruhumun senden, İlâhî, şudur ancak emeli:
Değmesin ma’bedimin göğsüne nâ-mahrem eli!
Bu ezanlar-ki şehâdetleri dînin temeli
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli
O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım;
Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır rûh-i mücerred gibi yerden na’şım;
O zaman yükselerek Arş’a değer, belki başım.
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl;
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:
Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklâl!
istiklal Marşı ne demek? birlik ve beraberlik demektir. Vatanı için canını hiçe sayan on binlerce insanın ardında bıraktığı bir gurur tablosu demek. İstiklal marşı ezelden ebede giden bir yolculuk demektir. Bu milletin sesli dili ve yüreklerinin temsilcisidir.
İstiklal Marşı bir şiir yarışması sonucunda seçilmiştir. Daha sonra bestelenmiş ve tüm ulusa milli marş olarak hediye edilmiştir. Bu marş Türk insanının manevi değerlerini, milli kimliğini, vatan sevgisini, korkusuzluğunu ve yüce gönüllülüğünü çok iyi bir şekilde anlatmaktadır.
İstiklal Marşı’nda öne çıkan iki temel şey vardır. Hürriyet ve istiklal. Bu kavramlar milli mücadelenin başarı ile sonuçlanmasını sağlayan en önemli motive kaynaklarıdır. Bu nedenle dün ve bugün olduğu gibi gelecekte de her İstiklal Marşı söylendiğinde Türk ulusu aynı duyguları yaşadı ve yaşayacaktır. Bu motivasyon kaynağı sayesinde her seferinde bu vatan için verilen mücadele akıllara gelecektir.
istiklal marşını kim kabul etti? milli bilinci güçlendirmek ve bağımsız bir devlet olabilmek için ulusumuzun ihtiyaç duyduğu bir eserdi. Bu eserin hazırlanması için Mustafa Kemal Atatürk dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi beye konu ile ilgili yetki verir. Ve İsmet Paşa’nın önerisi neticesinde bir şiir yarışması düzenlenir. Yarışma sonucunda katılan hiçbir şairin şiiri uygun bulunmaz. Çünkü Mehmet Akif para ödüllü olduğu için bu yarışmaya katılmamıştır. Ardından bakan tarafında kendisine yapılan teklifi geri çevirmez ve İstiklal Marşı için bir şiir yazmaya başlar.
Mehmet Akif’in İstiklal Marşı için yazdığı şiir Türkiye Büyük Millet Meclisinde okunur. Tüm meclisin onayına sunulur. Herkes bu şiiri çok beğenir. Ve İstiklal Marşı milletvekilleri tarafından kabul edilir.
12 Mart 1921 tarihinde yapılan meclis oturumunda kabul edilen milli marşımız öyle çok beğenildi ki, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi tarafından meclis kürsüsünde tam üç kez peş peşe okundu.
istiklal marşı ne zaman ve nasıl yazıldı? Birçok zaferin kazanıldığı ve bu uğurda çok canların verildiği milli mücadele gülerinde ulusumuzun milli bir ruha ve güze ihtiyacı vardı. Toplumda bağımsızlık coşkusunu artırmak ve milli bilinci güçlendirmek için milli bir marşa ihtiyaç duyuldu. Bu aynı zamanda bağımsız bir devlet olmanın da en büyük gerekliliklerinde biriydi.
Bu öneri ilk olarak Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü Paşa tarafından yapıldı. Ve bu öneri neticesinde yapılan değerlendirme olumlu bulunarak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bir yarışma düzenlendi. İstiklal Marşı yazma yarışmasına 500 lira da ödül konuldu. Ve yarışmaya 724 şair en güzel şiirleriyle katılmıştır. Ancak yarışma sonucunda dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Bey 724 şiirden hiçbirisini İstiklal Marşı olmaya uygun bulmamıştır.
Tüm bunların ardından Bakan Suphi Bey ünlü şair Mehmet Akif Ersoy’a bir mektup yazarak başvuruda bulunmuştur. Mehmet Akif para ödülü olduğu için yarışmaya katılmadığını bildirmiştir. Mehmet Akif’e para ödülünü istediği kuruma bağışlayabileceği bilgisi verildiğinde şair İstiklal Marşı için bir şiir yazmaya başlamıştır.
Mehmet Akif Ankara’da bulunan Taceddin Dergahı’nda şiirini kaleme almaya başlar. Kahraman Ordumuza isimli şiirini günlerce uyumadan ve çok büyük ıstıraplar çekerek yazdığı daha sonra oğlu tarafından bir kitapta anlatılmaktadır.
Ve Mehmet Akif’in yazmış olduğu şiir 12 Mart 1921 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde okunarak onaya sunuldu. Herkes tarafından büyük beğeni alan şiir İstiklal Marşı olarak kabul edildi.
İstiklal marşı şiir olarak yazıldıktan ve herkes tarafından onay aldıktan sonra sıra bestelenmesine gelmiştir. Aynen yazıldığı süreçte olduğu gibi birçok besteciden konu ile ilgili yardım alınmıştır. İstiklal Marşı birçok besteci tarafından farklı şekillerde bestelenmiştir. Ancak Osman Zeki Ungör tarafından yapılan beste beğenilmiş ve resmi olarak kabul edilmiştir.
istiklal Marşının yazarı ve güfte kârı Mehmet Akif Ersoy’dur. Yazar 20 Aralık 1873 İstanbul doğumludur. Asıl ismi Mehmet Rağıf’tır. Rağıfebced hesabında doğduğu yıl olan 1290’a karşılık gelen bir isimdir. Ancak çevresi ona Akif demeyi tercih etmiştir.
Mehmet Akif eğitime 4 yaşında başlayan bir çocuktu. Emir Buhari Mektebinde eğitime başlayan yazar burada iki yıl eğitim aldıktan sonra Fatih İbridaisi’ne geçiş yaptı. Aynı yık babası ona Arapça eğitimi vermeye başladı. 1882 yılında ilköğretimini tamamlayan Mehmet Akif lise eğitimine Mülkiye’nin İdadi bölümünde başladı. Burada kısa bir süre eğitim aldıktan sonra evlerinin yanması ve babasının vefat etmesi nedeniyle eğitimine burada devam edemedi ve sivil veterinerlik okuluna geçiş yaptı.Ve şairliğe ilk adımlarını bu yıllarda attı, ilk şiirlerini bu yıllarda kaleme almaya başladı.
1893 yılında veterinerlik okulundan birincilikle mezun oldu. Baytar müfettiş muavini olarak ilk ataması yapıldı. 4 yıl boyunca Rumeli, Anadolu ve Arabistan’da muavinlik göreviyaptı. Bu görev yerleri ve yapmış olduğu seyahatler onun düşünce ve yazın hayatını ciddi ölçüde etkiledi.
Mehmet Akif’in ilk eseri 7 beyitlik gazel 1895 yılında Servet-i Fünun gazetesinde yayınlandı. 1898 yılında İsmet hanımla evlendi. Aynı yıllarda Arapça, farsça ve Fransızcadan yaptığı çeviriler dergilerde yayınlanmaya başladı. 1907 yılında Türkçe Öğretmeni olarak bir okula atandı. 1908 ve 1910 yıllarında en ünlü şiirlerini kaleme aldı. Küfe ve Seyfi Baba bu yıllarda yayınlandı.
Bazı siyasi olayların içinde bulunması nedeni ile mevcut görevlerinden alındı ve Ankara Hükümeti’nin kurulmasının ardından Burdur vekili olarak meclise girdi. Bu yıllarda Bakan Suphi beyin desteği ile İstiklal Marşı’nı yazmaya başladı ve böylelikle adını tarihe geçirdi. Siroz hastalığına yakalanması sonucunda 1936 yılında İstanbul’da vefat etti. Mehmet Akif’in mezarı Edirnekapı Şehitliği’nde bulunmaktadır.
Pinterest Sayfa Linkimiz: https://tr.pinterest.com/pin/591308626098114286
13
Harika5
Beğendim2
Komik0
Eh İşte0
Kötü0
Çok Kötü